Yargıtay 19. Ceza Dairesi, E. 2018/669 K. 2019/7090 T. 10.04.2019

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na aykırı davranmak eyleminden dolayı kabahatli … hakkında Mersin Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünün 30/03/2012 tarihli ve GE-780702 sayılı trafik idari para cezası karar tutanağı ile uygulanan 650,00 Türk lirası idari para cezası ile aynı tarihli H-360833 seri ve sıra numaralı trafik suç tutanağına yönelik başvurunun reddine dair Mersin 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 03/11/2016 tarihli ve 2016/4837 Değişik İş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 02/01/2018 gün ve 12583 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2018 gün ve KYB-2018-2083 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.

Anılan ihbarnamede; Kabahatli tarafından anılan trafik idari para cezası karar ve suç tutanaklarına, kimlik bilgileri kullanılarak tutanakların düzenlendiği, kendisinin söz konusu tutanaklardan haberinin olmadığından bahisle 19/09/2016 tarihinde başvuruda bulunulduğu, Dosya kapsamına göre, 1-Kabahatlinin başvuru dilekçesinde yer alan iddialarına ilişkin hiç bir araştırma yapılmadığı gibi, kabahatlinin 02/11/2017 tarihli kanun yararına bozma talep dilekçesinde, söz konusu tutanaklar altındaki imzaların kendisine ait olmadığına yönelik şikayette bulunması üzerine Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/49410 soruşturma dosyası üzerinden yapılan imza incelemesi neticesinde imzaların kendisine ait olmadığının tespit edildiğini belirttiği ve bu hususu teyit eder nitelikte Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 24/11/2017 tarihli ve B.M. 2017/10659 sayılı fezlekesinde de kabahatlinin suç duyurusunda bulunması üzerine yapılan soruşturmada, imzaların kabahatlinin eli ürünü olmadığına yönelik 31/05/2017 tarihli uzmanlık raporunun bulunduğunun belirtildiği dikkate alındığında, mahkemesince belirtilen hususlara yönelik inceleme ve araştırma yapılması gerektiği gibi, Mersin Valiliği İl Emniyet Müdürlüğünün 18/10/2016 tarihli ve 769 sayılı yazılarında, kabahatli hakkında 2918 sayılı Kanun’un 48/5. maddesi gereğince GE-780702 sayılı ve anılan Kanun’un 36. maddesi gereğince de H-360833 seri numaralı trafik idari para cezası karar tutanakları düzenlendiği belirtilmiş ise de, kabahatli hakkında sürücü belgesiz araç kullanmaktan düzenlendiği iddia olunan 30/03/2012 tarihli ve H-360833 seri ve sıra numaralı tutanağın trafik suç tutanağı olduğu, trafik idari para cezası karar tutanağı olmadığı, kabahat tarihi itibariyle 2918 sayılı Kanun’un 48/5. maddesi gereğince düzenlenmesi gereken trafik suç tutanağının anılan Kanun’un 36. maddesi gereğince düzenlendiği ve yanına 1.kez şerhinin düşüldüğü, bu haliyle kabahatli hakkında 2918 sayılı Kanun’un 36. maddesi gereğince trafik idari para cezası karar tutanağıda düzenlenmediği gözetilmeksizin, başvurunun belirtilen yönlerden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, 2-Kabahat ve başvuru tarihleri ile söz konusu tutanakların kabahatinin yüzüne karşı verilip bizzat imzasına tebliğ edildiğinin iddia edildiği de dikkate alındığında, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 26/2. maddesinde yer alan “(2) İdarî yaptırım kararının ilgili gerçek kişinin huzurunda verilmesi halinde tutanakta bu husus açıkça belirtilir. Bu karara karşı başvurabileceği kanun yolu, mercii ve süresine ilişkin olarak bilgilendirildikten sonra kişinin karar tutanağını imzalaması istenir. İmzadan kaçınılması halinde bu durum tutanakta açıkça belirtilir. Karar tutanağının bir örneği kişiye verilir.” ve anılan Kanun’un 20/2-son maddesinde yer alan “Ancak, 89 uncu maddesi hariç olmak üzere 1111 sayılı Askerlik Kanunu, 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun, 3376 sayılı Anayasa Değişikliklerinin Halkoyuna Sunulması Hakkında Kanun, 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda belirtilen ve idari para cezasını gerektiren fiilin işlendiği tarihi takip eden takvim yılının son günü bitimine kadar idari para cezası verilerek tebliğ edilmediği takdirde idari yaptırım kararı verilemez, verilmiş olanlar düşer.” şeklindeki hükümler gereğince, kabahatlinin yüzüne karşı verildiği iddia olunan trafik idari para cezası karar ve suç tutanaklarında başvurulabilecek kanun yolu, mercii ve süresine yönelik kabahatlinin bilgilendirildiğine yönelik herhangi bir ibarenin tutanaklarda yer almaması nedeniyle, söz konusu tutanakların usulüne uygun olarak yüze karşı tebliğ olunduğundan söz edilemeyeceğinden, idari para cezasını gerektiren fiillerin işlendiği tarihi takip eden takvim yılının son günü bitimine kadar da anılan hususları içerir meşruhatlı tebliğ işleminin yapılmamasından dolayı idari yaptırım kararı verilemeyecek ve verilmiş olanlarında düşeceği gözetilmeksizin, başvurunun kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü; Dosyanın tetkikinde; Kanun yararına bozma talebine konu tutanakların sadece ön sayfalarına ilişkin fotokopileri mevcut olduğu anlaşılmakla, talebin iki numaralı bendinde belirtilen hususların tutanaklarda açıkça belirtilip belirtilmediği hususlarının tespiti açısından belirtilen tutanakların asılları ya da ön ve arka sayfalarına ilişkin onaylı ve okunaklı suretleri ikmal edildikten sonra Dairemize iadesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.”