Kovuşturma makamları, yakalanan kişinin yakınlarına haber verir. Şüpheli kendisi konuşamıyor. Bununla birlikte, bir kişi gözaltına alındığında, “bizzat” haber verme hakkı gündeme gelir. Hakim, tutuklama kararı üzerinde kişinin bizzat konuşarak tutuklandığını yakınlarına bildirebilir (CMK m. 107/1, 2). Bu, soruşturmanın amacının tehlikeye düşmemesi koşuluyla mümkündür.
Yakınlara bilgi verilmesi, delil karartma şüphesini artırır. Bunun kanıtlandığı durumlarda bildirimin birkaç saat geciktirilmesi uygun olur.
Kanun, yakınlarına haber vermenin nasıl yapılacağını açıklamıyor. Yönetmelik bu konuyu düzenlemiştir. İspat açısından yazılı olması faydalıdır.
Hakim, sanığın tutuklandığını veya tutuklamanın uzatılmasına karar verildiğini tutuklunun yakınlarına veya seçtiği bir kişiye bildirir. Bildirim “gecikmeden” gönderilir.
Anayasa, yakınlara bildirimi de düzenlemektedir. Anayasa’nın 19. maddesinin 6. fıkrası uyarınca, kişinin tutuklandığı “derhal” ailesine bildirilir.
Sanık veya şüpheli yabancı olduğunda, tutuklanma durumu yabancı vatandaşı olduğu devlet konsolosluğuna bildirilir. Sanığın yazılı olarak karşı çıkması durumunda konsolosluğa bilgi verilmez. Sanık, istediği veya istemediği sürece, Türkiye vatandaşı olan yakınlarına bilgi vermekle yükümlüdür.