Bir sözleşmenin kurulabilmesi için, varlığı gerekli iki irade beyanından, zaman itibariyle önce olandır. Yani sözleşme yapma teklifidir. Her beyan bir icap niteliği taşımaz. Bir beyanın icap niteliği taşıyabilmesi için, bazı şartları taşıması gerekir.
1. İcap’ın Şartları
- ‒ İcabın karşı tarafa yöneltilmiş olması gerekir. İcap, belirli bir kişiye yöneltilebileceği gibi, kamuya yöneltilmiş de olabilir.
- ‒ İcabın sözleşmenin tüm esaslı noktalarını ihtiva ediyor olması gerekir.
- ‒ İcap da bulunan kişi, ‘icapçı’, bağlanma (icabıyla bağlı olma) niyetine sahip olmalıdır. (BK-7, TBK-8)
a. İcap-İcaba Davet
İcabın şartlarından biri ya da birkaçı yok ise, icaptan söz edilemez. Bu durumda icaba davet söz konusudur. İcaba davet, bir kimsenin karşı tarafa yaptığı icapta bulunma çabasıdır. İcap mı, yoksa icaba davetin mi söz konusu olduğu, güven teorisine göre yapılacak yorum yoluyla sonuca kavuşturulacaktır. BK’da, bu yoruma yol gösterecek bazı özel durumlar hükme bağlanmıştır. BK ve TBK açısından bu konuda önemli farklılıklar vardır. (BK 7/II, TBK 8/II)
b. BK Açısından Yorum
BK 7/3’e göre fiyat konularak mal sergilenmesi, kural olarak icap sayılır. Acaba, bu icap sadece vitrinde sergilenen mala yönelik bir icap mıdır, yoksa aynı türde ve aynı nitelikteki diğer malları da kapsayacak mıdır? (Üzerine etiket konulan cekete ilişkin midir, yoksa stoklardaki malları da kapsar mı?) Hakim görüşe göre, bu sadece vitrinde sergilenen somut şeye konulan fiyata ilişkin icaptır. Stoklardakini kapsamaz. Aynı anda, birden fazla kişinin o mala ilişkin sözleşme kurmak istemesi durumunda, ona ilişkin ilk girişimde bulunanınki icap sayılacak ve onunla sözleşme kurulacaktır.
BK 7/2’ye göre, tarife ve fiyat listesi gönderilmesi durumu, kural olarak icap değil, icaba davettir. İlan yoluyla yapılan beyanlarda (televizyonlar ve afişler aracılığıyla yapılan ilanlar) birden fazla kişinin bunu sözleşme kurarak alma ihtimali olduğundan BK bunu icaba davet olarak kabul etmiştir.
c. TBK Açısından Yorum
TBK 8/II’ye göre, fiyat konularak mal sergilenmesi, tarife veya fiyat listesi gönderilmesi, ya da başka şekillerde duyurulması, aksi açıkça ve kolaylıkla anlaşılmadıkça öneri (BK’daki ifadesiyle icap) sayılır. Bu, teorik açıdan vahim bir durumdur.
Bir kişinin gazeteye veya televizyona ilan vermesi, TBK açısından bir icaptır ve kaç kişi o ilana sözleşme kurulması yönünde başvurursa başvursun, hepsinin icap yaptığı kabul edilecektir. Ticari işletme olsa dahi, ilana yönelik bütün isteklere cevap veremeyecek olması nedeniyle; ticari işletme, icapta bulunan ancak borcu ifa edilemeyen kişilerin tamamına tazminat verilmek durumunda kalacaktır.
İnternet sitesine koyulan ilanlar da icap sayılır. TBK’nın bunların tamamının icap olarak sayması, BK’da ortaya çıkan bazı tartışmaları ortadan kaldırmıştır. BK’da ortaya çıkan ve tüketicileri yakından ilgilendiren web sayfalarında yapılan ilanlar bir icap mıdır, değil midir tartışması ortadan kalkmıştır. BK zamanında kabul edilen hakim görüş, önceden kredi kartıyla ödeme yükümlülüğü varsa, bu beyanın icap niteliği taşıdığı kabul edilmekteydi. TBK açısından bu tartışma da sona ermiştir. Hiçbir şey alınmasa bile, tarife ve fiyat listelerinin gönderilmesi de kural olarak icap niteliği taşıdığı açıkça belirtilmiştir.
TBK’da düzenlenmiş bir başka konu: sipariş edilmemiş bir malın gönderilmesidir. TBK / 7’ye göre, sipariş edilmemiş malın gönderilmesi, öneri/icap niteliği taşımaz. Bu hükmün ikinci cümlesine göre, böyle bir malı alan kimse, bunu iade etmemesi veya kullanması sebebiyle tazminat ödemekle yükümlü tutulamaz. Yanlışlıkla gönderildiği açıkça belli olan bir malda, İsviçre Borçlar Kanunu’na göre bunu alan kişi tarafından korunması gerekir. Ancak TBK’da bu hükme yer verilmemesi ve neticede TBK’nın İsviçre Borçlar Kanunu’ndan alındığı kabul edildiğinden böyle bir malın da alan kişi tarafından istediği şekilde kullanılacağı şeklinde bir yorum getirilebilir. Ancak, bunun dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığı da açıktır.
2. İcap’ın Etkileri
İcap, icabın şartlarını taşıdığı takdirde icapta bulunan kişiyi (icapçıyı) bağlayacaktır. İcapta bulunan kişi, belirli bir süre icabıyla bağlı olacaktır.
a. İcabın Bağlayıcılık Süresi
İcapta bulunan kişi, bu icabıyla ne kadar süre bağlıdır? BK, bu sorunu bir ayrım yaparak çözüme bağlamıştır. Karşı karşıya olan şahıslar arasındaki icapla, karşı karşıya olmayan şahıslar arasındaki icap ayrımına tabi tutarak, bu iki şartı farklı sürelere bağlamıştır.
Karşı Karşıya Olan Şahıslar Arasında Yapılan İcabın Bağlama Süresi
Karşı karşıya olan şahıslar arasındaki yapılan icap, hemen kabul edilmediği takdirde bağlayıcılığını kaybeder. Karşı karşıya olan şahıslar arasında yapılan icapta, mutlaka tarafların yüz yüze olması şart mıdır? BK 4/II’ye göre telefonla yapılan icaplar da karşı karşıya olan şahıslar arasında yapılmış bir icap olarak kabul edilmiştir. TBK 4/II’ye göreyse telefon, bilgisayar gibi iletişim sağlayan araçlarla doğrudan iletişim esnasında yapılan icaplarda, karşı karşıya olan şahıslar arasında yapılan icap sayılır ve hemen kabul edilmediği takdirde icap bağlayıcılığını kaybeder.
Karşı Karşıya Olmayan Şahıslar Arasında Yapılan İcabın Bağlama Süresi
BK 5’e göre karşı karşıya olmayan şahıslar arasında yapılan icap, icapta bulunan kişiyi zamanında ve usulüne uygun olarak gönderilmiş bir kabul haberinin, kendine ulaşılması için geçecek süre kadar bağlayacaktır.
A, icabı Ankara’dan, İstanbul’a mektupla bir günde göndererek icapta bulunuyor.. İlk olarak B’ye mektubun ulaşması için geçecek süre 1 gündür. İkinci geçecek süre, sözleşmenin niteliğine göre makul bir düşünme süresi. Bu süre, yapılmak istenen sözleşmenin niteliğine göre değişecektir. Diyelim ki bu örnekteki makul süre 2 gün olsun. Üçüncü olarak geçecek süreyse mektubun reddine dair B’nin A’ya tekrar bir mektup göndermesidir ve bu da 1 gündür. Yani bu üç süre toplandığında karşı karşıya olmayan şahıs arasında yapılan icabın bağlama süresi 4 gün olarak tespit edilir.
Geç gelen kabul haberi, yeni bir icap kabul edilir. Ancak, kabul haberinin geç gelmesi, bazı durumlarda muhataptan kaynaklanmayabilir. Bu durumda, eğer icapta bulunan kişi, icabıyla bağlı olma niyetinde değilse, bunu hemen muhataba bildirmekle yükümlüdür. Aksi takdirde geç gelen kabul haberine rağmen, sözleşme kurulmuş sayılır.
3. İcap’ın (Öneri’nin) Geri Alınması
(BK 9 / TBK 10) İcabın karşı tarafça öğrenildikten sonra onun geri alınması mümkün değildir. Yani burada icapta bulunan, bu icabıyla bağlı kalacaktır.
TBK – MADDE 10- Geri alma açıklaması, diğer tarafa öneriden önce veya aynı anda ulaşmış ya da daha sonra ulaşmakla birlikte diğer tarafça öneriden önce öğrenilmiş olursa, öneri yapılmamış sayılır.
A, B’ye mektup aracılığıyla bir icapta bulunuyor. Sonra bu işten zarar edeceğini düşünerek A, B’ye faks göndererek “Size bir icap verdim; ancak bunu geri almak istiyorum” derse, geri alma açıklaması (faks), icaptan önce (mektup) muhataba ulaşacağından icap geçerli bir biçimde geri alınmış olacaktır. İcap ve geri alma açıklaması aynı anda karşı tarafa ulaştıysa da yine geçerli bir geri alma açıklaması söz konusu olur.
İcabın geri alınmasında, icap karşı tarafça öğrenilmiş olsa bile kabul edilinceye kadar her an geri alınabilir.
İcap için bahsi geçen bu esaslar kabul bakımından da aynen geçerlidir.
4. İcap’ın Bağlayıcılığına Etkisi
İcap yapıldıktan sonra, taraflardan birinin ölümü veya fiil ehliyetini kaybetmesi durumunda icabın bağlayıcılığı üzerindeki etkisi ne olacaktır?
A, icapta bulunduktan sonra öldü veya fiil ehliyetini kaybetti. Bu durumda ne olacaktır? Acaba B bu icabı kabul ettiğinde sözleşme kurulacak mıdır?
Kural olarak, icapta bulunan kişinin ölmesi veya fiil ehliyetini kaybetmesi icabın geçerliliğini etkilemez. Karşı tarafın icabı kabul etmesiyle, sözleşme kabul edilmiş olur. Bu durumda icapçının mirasçılarıyla karşı taraf arasında bir sözleşme kurulacaktır. Ancak icabı yapan kişinin sadece kendini bağladığı istisnai durumlarda, icapçının ölmesi veya fiil ehliyetini kaybetmesi durumunda icabın geçerliliği ortadan kalkacaktır. İstisnai durumlardan bir diğeriyse, karşı tarafın kişisel özelliklerinin önem taşıdığı durumlarda, muhatabın ölümüyle birlikte icabın geçerliliğini kaybetmesidir.
C. KABUL BEYANI
Sözleşme yapma teklifi, icap, karşı tarafın bunu kabul etmesiyse, kabuldür. Yani sözleşmenin tamamlanması için icaptan sonra gelen ikinci unsur, kabuldür.
Kabulün özellikle esaslı noktalar itibariyle icaba uygun olması gerekir. Esaslı noktalar itibariyle icaptan sapan noktalar “kabul” teşkil etmez.
Temel problem, kabul beyanının ne şekilde gerçekleştirileceğidir. Yani, kabul beyanı açık mı olacaktır, örtülü mü olacaktır. Susmanın irade beyanı olduğu durumlar bu konuda bir “kabul” sayılabilir mi?Açık iradeyle ya da irade faaliyeti şeklinde bir kabul beyanı yapıldığında herhangi bir problem ortaya çıkmayacaktır. Problem, beyanın örtülü bir şekilde yapıldığı zaman ya da susmanın var olduğu zaman ortaya çıkmaktadır.
1. Susma, Bir Kabul Teşkil Eder Mi?
(TBK / BK – Madde 6) İcapta bulunan kişi, kanun, işin niteliği veya hal ve şartlar nedeniyle, açık bir kabul beyanını beklemek durumunda değilse, icap uygun bir süre içinde reddedilmediği takdirde, kabul edilmiş sayılır. Yani, bu durumlarda susma, bir kabul teşkil edecektir.
-
Kanun Hükmü Sebebiyle Susmanın Kabul Teşkil Etmesi
(TBK 503) Kanun, bazı açık durumlarda, susmaya sonuç bağlamıştır.
TBK-503- Kendisine bir işin görülmesi önerilen kişi, bu işi görme konusunda resmî sıfata sahipse veya işin yapılması mesleğinin gereği ise ya da bu gibi işleri kabul edeceğini duyurmuşsa, bu öneri onun tarafından hemen reddedilmedikçe, vekâlet sözleşmesi kurulmuş sayılır.
-
İşin Niteliği Sebebiyle Susmanın Kabul Teşkil Etmesi
(Bağışlama) Karşı tarafa borç altına sokmayan işlemlerde, açıkça bir kabul beyanını beklemeye
gerek yoktur. Bu durumlarda da işin niteliği sebebiyle susma, kabul teşkil edecektir. Burada icap, uygun bir sürede reddedilmediği takdirde, kabul edilmiş sayılır.
c. Hal ve Şartlar Sebebiyle Susmanın Kabul Teşkil Etmesi
Bir taraf, diğerine icaba davette bulunmuş, diğer tarafta bu icaba daveti uygun bir sürede reddetmemişse buradaki susma bir kabul teşkil eder. (“A: Şu kalemi satmak istiyorum” “B: O kalemi 9 liraya almak istiyorum.”)
Taraflar arasında uygulama teamülü oluşmuşsa, bu teamüle ilişkin bir uygulama da susmanın kabul teşkil etmesidir. Bir yayıneviyle anlaşan bir kişi, yayınevinin yayınladığı her kitabı o kişiye gönderiyor, kişi de gönderilen her kitabın parasını ödüyor. Yıllarca uygulanan bu ve benzeri uygulamamalarda, kişinin kitabın parasını ödemesi durumu gibi durumlar susmanın kabul teşkil edilmesine birer örnektir.
2. Kabul’ün Geri Alınması
İcap’ın (önerinin) geri alınması için bahsi geçen esaslar aynı şekilde kabul içinde geçerlidir. Yani,
- ‒ Kabul haberi karşı tarafa varmadan önce, kabulden dönme haberi varmışsa kabul hüküm ifade etmeyecektir ve kabulden dönme geçerli sayılacaktır.
- ‒ Kabul haberi ile kabulden dönme haberi karşı tarafa aynı anda varmışsa, kanunda dönme haberinin geçerli sayılacağı hükme bağlanmıştır.
- ‒ Kabul iradesinin karşı tarafa ulaştığı; ancak kişinin bu iradeyi henüz öğrenmediği zaman, kabulden dönme iradesi sonradan ulaşmış ve karşı tarafça daha önceden öğrenilmişse kabulden dönme iradesine üstünlük tanınmıştır.