Sebepsiz Zenginleşme – Yargıtay 23. Hukuk Dairesi, E. 2012/5161 K. 2012/6931 T. 26.11.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşme davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı vekili, müvekkilinin üyesi olduğu davalı kooperatiften ihraç edildiğini, ihraç kararının kesinleştiğini, davalı tarafından müvekkiline tahsis edilen taşınmazın her üyeye olduğu gibi kırmızı kiremit diye tabir edilen kaba inşaat şeklinde teslim edildiğini, müvekkilinin taşınmazı mevcut oturulabilir hale getirdiğini, ihraç kararının kesinleştiğinden bahisle taşınmazı kullanan eski eşine tahliye ihtarnamesi gönderilmesi nedeniyle taşınmazın davalıya teslim edildiğini, yapılmış olan inşaat masraflarının müvekkiline ödenmediğinden davalının haksız olarak zenginleştiğini ileri sürerek, şimdilik 30.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının eski eşinin müvekkili kooperatife ve davacıya açtığı alacak davasında ve o davayla birleşen davacının açtığı üyelikten ihraç kararının iptali davasında davacının kooperatifle ilgili tüm ödemelerin eski eşi tarafından yapıldığını beyan ettiğini, kararın kesinleştiğini, bu nedenle sebepsiz zenginleşme olsa bile o talebin davacı tarafından ileri sürülemeyeceği, talebin zamanaşımına uğradığını savunarak, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından veya esastan reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve dosya kapsamına göre, taraflar ve davacı ile eski eşi arasında görülmüş ve kesinleşen davadaki beyanı dikkate alındığında kooperatifle ilgili tüm masrafların davacının eski eşi tarafından yapıldığı gerekçesiyle, davacının aktif husumet ehliyeti olmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, davacı tarafça kooperatife üye olduğu dönem içerisinde kaba inşaat olarak teslim edilen taşınmaza yapıldığı iddia edilen masrafların tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın esasına girilmeyerek, salt daha önce açılmış ihraç kararının iptali davasındaki davacının beyanına göre davacının aktif husumet ehliyeti olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, kooperatif aidatlarının başka bir kişi tarafından ödenmesi üyeliğin o kişiye devredildiği anlamına gelmeyeceği ve üyelikten kaynaklanan hakların üyeliğin sona erdiği tarihe kadar üye olan davacı tarafından kullanılabileceği hususları mahkemece gözden kaçırılmıştır.

Bu durumda, davacı tarafça daha önce açılıp sonuçlanan üyelikten ihraç kararının iptaline ilişkin davadaki karar kesinleşinceye kadar davacının üyeliği devam etmekte olduğundan, söz konusu dava dosyası celp edilip ihraç kararının kesinleştiği tarih tespit edilerek, tarafların gösterdiği deliller toplanmak suretiyle konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından kooperatif genel kurul ile yönetim kurulu kararları, kayıt, defter, belgeleri gerekirse banka kayıtları incelenerek ve dava konusu taşınmaz üzerinde keşif yapılarak, davacının kooperatife üye olduğu dönem içerisinde taşınmazın ne şekilde teslim edildiği, masraf yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kim tarafından ne için, ne kadar masraf yapıldığı, nedeninin ne olduğu hususları araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”