Nama Yazılı Senetlerde Def’iler

Öncelikle belirtelim, kıymetli evrakta def’i kavramı, teknik anlamda def’i ve itirazları birlikte içeren bir üst kavram durumundadır. Burada def’i kavramı, teknik olarak def’i ya da itiraz olsun borçlunun bütün savunma olanaklarını ifade eder. Bilindiği üzere, def’iler ancak ilgili tarafın ileri sürmesi halinde, itirazlar ise re’sen dikkate alınır.

Nama yazılı senetlerde; bu senetlerin devri TBK m. 183 ve devamı hükümlerine (alacağın devri) tabi olduğundan, TBK m. 188 gereği olarak borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu def’ileri (savunmaları) devralana karşı da ileri sürebilecektir.

Bu nedenle, nama yazılı senetlerde def’iler, emre ve hamiline yazılı senetlerde olduğunun aksine özellik arz etmez ve def’iler herkese karşı ileri sürülebilir. Bu hale göre, nama yazılı senetler, borçlunun korunduğu senetler olarak ortaya çıkar.

Hemen belirtmek gerekir ki, nama yazılı olarak düzenlenen ipotekli borç senedi ve irat senetlerinde ise, yukarıda belirtilen kuralın aksine, TMK m. 927 gereği olarak borçlu yalnızca tescilden veya senetten doğan def’ileri ve istemde bulunan alacaklıya karşı sahip olduğu def’ileri ileri sürebilmektedir. Taşınmaz maliki ise, TMK m. 901/2 gereği, alacaklıya karşı borçluya ait bütün def’ileri ileri sürebilmektedir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir